30 Nisan 2010 Cuma

Let's fly to the moon, let's touch the stars...

Fly me to the moon
Let me play among the stars
Let me see what spring is like on a-Jupiter and Mars
In other words, hold my hand
...

Fill my heart with song
And let me sing for ever more
You are all I long for
All I worship and adore
In other words, please be true
...
In other words, in other words
I love ...


(Frank SINATRA - Fly Me To The Moon)

26 Nisan 2010 Pazartesi

















"sana dün bir tepeden baktım aziz İstanbul!"

*nzl:

yaz gelsin gidip fotocu olalım

25 Nisan 2010 Pazar

Sana Her Gelişim, Gitmemi Emrediyor En Uzağa








soruyorum hocam.
özlediğim bu koca şehir mi sadece, yoksa içinde yaşayanlar da dahil mi?
bir kenti sevmek içinde yaşayanları sevmekten mi geçer?
yaşanılan şeylerle mi sevilir bi yer?
yoksa sadece o olduğu için mi seversin bir şehri?














başka bir yer söz konusu olunca; içindeki her şey, bana o yeri sevdiren. oysa ben burayı bir başka seviyorum. salt İstanbul seviyorum ben. katıksız... ne kadar uzak kalırsam o kadar çok özlüyorum. uzaklaştıkça anlıyorum değerini. keşke hem bu kadar sevdiğim hem de bu kadar kaçmak istediğim bir yer olmasan. hem içime huzur doldururken hem tüm stresini ve yorgunluğunu bana akıtmasan. üzmesen, sıkmasan ve hiç yormasan yaşamaktan. tarafımdan daha önce hiç böylesine özlenmemiştin. ben sana kaybetmek üzere olduğum kendimi vereyim, sen bana birazcık gönül rahatlığı. sen bana gün doğumları versen ufukta, ben sana içimde batırdığım gemileri, vapurları, tekneleri...
içinde hiç sevmediğim pek çok pisliği barındıran ama bunları önemsiz bulup bi şekilde üzerini tüm ihtişamı ve zerafetiyle örten kocaman, en güzel şehir! keşke hiç yakmasan bu kadar canımı...
ne varsa klasiklerde var arkadaş!
ne o öyle kafana göre bişiler aramalar falan? klasikler her zaman gözdedir. modadır. şıktır. işte bu kadar!
blogumun yeni hali kutlu olsun! :}

24 Nisan 2010 Cumartesi

hayat bazen hayal kaldırmaz,
zorlamakla hayat kurulmaz.
bırakınca her şeyi zamana,
su yolunu bulur mu sonunda?..

23 Nisan 2010 Cuma

Büyüksün Coelho! Büyüksün Üstad!


















-arzular korkularla yer değiştirebilir. bugünlerde çoğu insan nerdeyse tüm duygularının yerine korkuyu koyuyor. herkesin hayalleri vardır, fakat sadece çok azı bunu gerçekleştirebilir, bu da diğerlerini korkak yapar
-hislerinde haklı olsalar bile mi?
-özellikle o zaman!
gelirler, sıkılırlar ve giderler.
işte benim misafircilik oyunum
blogumdan fazlaca sıkılmıştım.
bugün yenilikler yapayım dedim.
dokunmaz olaydım!
(bknz: içine sıçmak)
hayat, o kadar zor mu?
atılır mıyız oyundan, benzemezsek onlara?

20 Nisan 2010 Salı

http://www.veronikadecidestodiethemovie.com

bulalım o filmi artık noğlur!

19 Nisan 2010 Pazartesi

11 Nisan 2010 Pazar

bugün ygsde bi soru vardı.
"dostluklarımı yıpratmadan eskitiyorum" diyordu.
ben de yapıyorum aynını...

8 Nisan 2010 Perşembe

Bübünün Rayında Giden Hayatı

"her şey böyle iyiyken, korkarım nazar değer. aman!!!"

"güzel günler bizi bekler, sadece inan yeter, inan!" dedik aylinle beraber. bizler inandık siz de inanın diyim ayrıca da madem :}
hoş hepsi geçici biliyorum ama olsun yine de. anathema boşuna bana söylememiş temporary peace diye. geçiçi de olsa pek çok şeyin rayında ilerlemesinden ne kadar müteşekkirim. geçici huzuru yakaladığım bu nadir zamanların daha da çoğalması dileğiyle...

5 Nisan 2010 Pazartesi

04/04/10

ağladık, ağlaştık dünyaları kopardık.
farkındayız bugün.
sonrası hep aydınlık!..

03/04/10

bir KIPIR içim bugün durmuyor, yolculuk Ankara
elimde hazırlanmış bavulumla boş dururken, gardayım