14 Ağustos 2010 Cumartesi

Böyleyken Böyle... (Soulfly özel..)

aziz dostum,
ayrı kaldık ve uzun zaman oldu dertleşmeyeli.
benim hatam. zira insan gezenti olmaya görsün. önce dost ziyaretleri sonra keyfi meseleler...
en çok da kızdığım şey; en basitinden bir etkinlik için bile 10-15 kişiyi birden organize etmişken tüm hepsine 'tek' katılıyor olmak... insanların verdiği sözde durmamasını hep garipsedim. sonuç hep aynı iken hiç bir şeye katılmayacak adamların boşuna beni de heyecana sokmasının alemi nedir? ya da benim hala bunlardan ders almayıp inatla heyecanlanmama diyecek lafım kalmadı...

-ya sen tek nasıl gidiyorsun?
yapacak bir şey yok. teksem yaşamayayım mı yani?
işte tam da bu mantıkla başlamıştı geçen hafta sonu olan zeytinli yolculuğum. Üstadlar Türkiye'ye geliyordu çünkü... hem de Balıkesir'e; Zeytinli'ye. e onlar gelir de ben gitmez miydim? giderdim elbet. koşa koşa bile değil. uça uça...
vel-hasıl kelam, gittik işte... bir kaç insanla tanıştık. çıktık gezdik dağ bayır derken onların tanıştığı insanlarla tanıştık falan filan. saat kaçtı bilmem ama fest alanına geri dönünce öğrendiğim haber beni yıkmadı açıkcası. zira bu şanssız hatunun başına gelen olayla kimse karşılaşmamıştır heralde.. 4 gündür tıkırında giden festte son gün bombası: "tüm konserler iptal" -ya peki soulfly? saatlerce aklımı kurcaladı bu düşünce. bir tek onun çıkacağı haberi tamamen rahatlatmıştı beni. hoş çıkmasa bile eve dönüşüm öyle çok da hüzünlü olmayacaktı. çünkü en başından beri başıma gelen talihsizlikleri yok gözüyle görebilecek kadar iyi vakit geçirmiştim.

saatlerimiz 02:00yi göstermişti ve işte üstad max ve babalar sahnedeydi... benim için ayin tadında geçmişti konser. geçmişe dönmüştüm. çalan şarkılar olsun. soulfly'a ölüp bittiğim dönemler olsun.... max'in kareli kaprisi, yeşil gitarı ve o seyirciyi avucunun içine alan enerjisi... fakat umduklarını bulamadıklarını hissettim... zira bir sanatçının o konserden nasıl haz aldığını onlar sahnedeyken de çok rahat anlarsınız. onları ne oradaki kalabalık tatmin etmişti ne de kalabalığın enerjisi. bilinçli dinleyici denen kitleden uzaktı konser seyircisi ve yine de gırtlağımın bana izin verdiği sürece eşlik etmeye çalıştım max'e :) 1 saat süren ayin saat tam 3:00da bitmişti ama ben hala bitmemiştim :) doyamadım açıkcası. beni tatmin etmedi hiç bir şekilde. zaten eve döndükten sonra günlerce hunharca soulfly dinlemeye devam ettim. ve şunu da belirteyim ki ben öyle metal dinleyicisi falan değilim. Soulfly benim için dev bir 'klasik'tir sadece.
yeni albüm "omen"le Üstadlara dünya turunda iyi eğleneceler dilemekteyim.
tekrar görüşebilmek dileğiyle; yine yanında getirdiğin talihsizlikler ve büyük şanslar eşliğinde.... ;)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder